بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

فَمَا لَنَا مِن شَٰفِعِينَ ١٠٠

Şimdi bizim bir şefaatçimiz yok.

– Seyyid Kutub

وَلَا صَدِيقٍ حَمِيمٍ ١٠١

Cana yakın bir dostumuz da yok.

– Seyyid Kutub

فَلَوْ أَنَّ لَنَا كَرَّةً فَنَكُونَ مِنَ ٱلْمُؤْمِنِينَ ١٠٢

Ah keşki, bir daha dünyaya dönebilsek de mü'minlerden olsak.

– Seyyid Kutub

إِنَّ فِى ذَٰلِكَ لَءَايَةًۖ وَمَا كَانَ أَكْثَرُهُم مُّؤْمِنِينَ ١٠٣

Kuşku yok ki, bu olaydan alınacak dersler vardır. Onların çoğunluğu inanmamış kimselerdi.

– Seyyid Kutub

وَإِنَّ رَبَّكَ لَهُوَ ٱلْعَزِيزُ ٱلرَّحِيمُ ١٠٤

Ve yine kuşku yok ki, senin Rabb'in üstün iradeli ve merhametlidir.

– Seyyid Kutub

كَذَّبَتْ قَوْمُ نُوحٍ ٱلْمُرْسَلِينَ ١٠٥

Nuh'un soydaşları peygamberlerini yalanladılar.

– Seyyid Kutub

إِذْ قَالَ لَهُمْ أَخُوهُمْ نُوحٌ أَلَا تَتَّقُونَ ١٠٦

Hani kardeşleri Nuh, onlara dedi ki, Siz hiç Allah'tan korkmaz mısınız?

– Seyyid Kutub

إِنِّى لَكُمْ رَسُولٌ أَمِينٌ ١٠٧

Ben size gönderilmiş, güvenilir bir Allah elçisiyim.

– Seyyid Kutub

فَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَأَطِيعُونِ ١٠٨

Öyleyse Allah'tan korkunuz ve çağrıma uyunuz.

– Seyyid Kutub

وَمَآ أَسْـَٔلُكُمْ عَلَيْهِ مِنْ أَجْرٍۖ إِنْ أَجْرِىَ إِلَّا عَلَىٰ رَبِّ ٱلْعَٰلَمِينَ ١٠٩

Ben bu çağrı hizmetime karşılık sizden herhangi bir ücret istemiyorum, benim çabamın karşılığını verecek olan alemlerin Rabb'idir.

– Seyyid Kutub

فَٱتَّقُواْ ٱللَّهَ وَأَطِيعُونِ ١١٠

O halde Allah'tan korkunuz ve çağrıma uyunuz.

– Seyyid Kutub

AYARLAR
Okuyucu